Yıllar sonra gelen özür!

Vatan

1999 senesi garipliklerle dolu bir yıl olarak geçmişti F.Bahçe tarihine. Fenerbahçe onca transfere rağmen, sezonun ilk kupa maçında Pendik’e yeniliyor ve eleniyordu. İşte ne olduysa ondan sonra oldu.. Başkan Aziz Yıldırım, Amerika’daydı. Kimilerine göre kıtalararası direktif vermiş, Pendik hezimeti sonrasında Rüştü’nün o gün kıyasıya dövülmesini emretmişti!.. Kimilerine göre de taraftarın bir kısmı ellerindeki benzin dolu bidonlarla Dereağzı tesislerini yakıp, futbolcuları da ateşe verecekti. İşte 7 yıl böylesine tartışmalarla geçti. Kimse doğrunun ne olduğunu ilk ağızlardan öğrenemedi.

ÇİKOLATA-ÇİÇEK VERDİ

Rüştü ile olayın diğer kahramanı İbrahim Gümüştekin yıllarca kimseye dertlerini anlatamadılar. Doğrunun ne olduğunu söyleseler de, inandıramadılar. Biri F.Bahçe’de hâlâ oynuyor. Diğeri ise yıllarca F.Bahçe taraftarlarının önderi olmuş, bugün önemli bir iş adamı. Yine takımın kötü günlerinde takımı destekliyor. Taraftarlar onun sözünden çıkmıyor. Birliği, beraberliği kısa sürede oluşturdu. İkilinin 1999 Aralık ayında Dereağzı’nda kesişen yolları, dün VATAN için tekrar buluştu. Yumruk sallayan ellerde bu kez baklava, çikolata ve çiçek vardı. Şimdi kulak veriyoruz bu iki isme ve olayın aslını son bir kez daha onlardan dinliyoruz...

RÜŞTÜ TANIYAMADI

Ataşehir'deki Chicago Restaurant’a ilk olarak biz geliyoruz. Biraz sonra da Rüştü geliyor. F.Bahçe hakkında sohbete koyulurken, kapıda Jeep’inin içinde yaşadığı o talihsiz anda orada bulunan İbrahim Gümüştekin içeri giriyor. Rüştü gelenlerin onlar olup olmadığını sorduğunda “Evet onlar, Tanımadın mı?” diye yanıt veriyoruz. “İnan yüzlerini hatırlayamadım” diyor. El sıkışmaların ardından ilk olarak İbrahim Gümüştekin söze giriyor: “Kaptan, hakkını helal et. Biz Allah korkusu ile yaşayan insanlarız. Hakkının bize geçmesi yıllarca rahatsız etti beni. Küçücük bir ateşlenmeden fırtına çıktı. Hakkını helal et...”

R.R.: “Dün gibi hatırlıyorum. 25-30 kişilik grup vardı dışarıda. Tek amacım vardı, o da en son çıkmaktı. Kaptan olduğum için o karışık ortamda herkesin evine rahat ve huzurlu gittiğinden emin olduktan sonra ben de arabama yöneldim. Arabaya binerken ‘Niye böyle oldu? Nasıl düzeleceğiz?’ diye sordular. ‘Psikolojik olarak koca F.Bahçe camiasını üzdük. Biz de o kadar üzüldük. Yarın istediğiniz yerde buluşalım, görüşelim’ dedim. İbrahim Kazdal da yanımdaydı. Bu arada Mecnun ağabey vardı orada, şu anki Sivasspor Başkanı. O güne dek yüz yüze bile gelmemiştik. Orada bulunanların hiçbirini tanımıyorum. Mecnun ağabey ‘Bizi iplemez gibi konuşuyorsun’ dedi. ‘Tanımıyorum, sen kimsin?’ dedim. Arkadan birileri ‘Seni bu adam nasıl tanımaz?’ dedi. Her şey o sözden sonra başladı. Benim meselem değil diyerek, şikâyetçi olmadım ve 2 gün sonra unuttum. İkimiz de F.Bahçe taraftarıyız. Ben hakkımı helâl ediyorum.”

‘KURTARMAK İÇİN GİTMİŞTİK’

Usta eldivenin bıraktığı yerden İbrahim Gümüştekin’e dönüyoruz. O da olayları dün yaşanmış gibi anlatmaya başlıyor: “Pendik maçı sonrası tribündeydik. Takım yenildi, herkes bizi arıyor, ‘Takımı basacağız’ diyordu. Böyle şey olmaz dedik. Biz onlardan önce tesislere gittik. Yavuz Ağırgöl ve İbrahim Kazdal vardı. Biz onlardan önce oraya girdik. Dışarıda insanlar demirleri zorluyordu. Biz oyuncuları kurtarmaya çalışıyoruz. Dışarıdaki taraftar bizi tanıyor. Sakinlediler. Abdullah’ın hanımının hamile olduğunu öğrendik, hemen evine bıraktırdık. Ogün’ü de... Rüştü en son çıktı. ‘Kaptan, arabaya binerken bir açıklama yaparsan buradaki taraftarın gönlüne su serpersin’ dedim. Birden kalabalıklaştı. F.Bahçe’ye hizmet eden bir isim Rüştü. O an aklımızda böyle bir düşünce yok. Kalbi temiz insan Rüştü. Yanlış anlaşılma, konuşmalar oldu. Söylenenler karıştı, kimin ne dediği belli değildi. Hesap sorar tarzda konuşmalar oldu. Birden cereyan etti olay

‘BU KONU KAPANSIN’

Davacı olmasa da Rüştü ile adımız her anıldığında ‘Bu Rüştü’yü dövdü, hadiseye de karışmıştır’ diye bizden ifade alıyorlar. Rüştü’nün olayında saldıran isim olarak gösterildik, yargıda cezamızı çektik. Ama her hadisede bu durumun kullanılmasından da gerçekten sıkıldık. Ben beraat ettim. Rüştü’nün de bir ailesi var. İkide bir bu laflar ortaya atılıyor. Hepimiz üzülüyoruz. Artık bu konu kapansın. Kendisinden hakkımızı helâl etmesini istedik. O da sağolsun etti, biz de ettik. Konunun noktasını burada sizin arcılığınızla koyduk.”

‘RÜŞTÜ'YÜ YILDIRIM DÖDÜRDÜ DEMEMEMİZ İÇİN BASKI YAPTILAR’

Rüştü olayla ilgili başkan Aziz Yıldırım’ın da adının geçmesine tepki gösteriyor: “Olayda ben kimseyi suçlamadım. Hele hele Başkan Aziz Yıldırım’ı hiç suçlamadım. Bu olayı başkanın üzerine yıkıp menfaat edinen insanları gördük, yaşadık. Aradan uzun süre geçmiş ama hep bu olay gündeme getirilip, camia yıpratıldı. Kişiler sorgulandı. Haksız yere yargı bile oldu. Artık bitmesini istiyorum. Geçmişimizdeki olayın içindeki ilk isimle birlikteyim. Ben de F.Bahçe taraftarıyım. İki taraftar arasında yaşanmış bir sıkıntı, o kadar. Başka bir şey yok. Haksız suçlamalar olmasın.”

‘SIRTINDAN VURMAYIZ’

Gümüştekin de Aziz Yıldırım’la ilgili konuya aydınlık getiriyor: “Olay gündemdeyken sürekli bazı insanlar bizi aradı. F.Bahçe Başkanı’nı zan altında bırakmak için “Televizyona çık Rüştü’yü başkan Aziz Yıldırım dövdürdü de” diyen bile çıktı. O dönem tribünde başkanla sıcak olmamamızdan dolayı bunu istediler. Ama o sözlere aldırmadık. İnsanın vicdanı var. Bize yakışmaz. Bizim gibi delikanlıya, adamı sırtından vurdurtamazlar. Başkan da boşuna sıkıntı yaşadı. Bu arada kulübe, savcılıktan sabıka kaydımı alıp, paramı ödeyerek üye oldum.”



superFB mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın

  Ana Sayfaya Dön
SüperFB Anasayfasına Dön