Kemal Dinçer "Ön planda, düzgün fizikli insanlar..."



Fenerbahçe İdari Menajeri Kemal Dinçer son günlerde sarı lacivertli futbolcular üzerinde yoğunlaşan gece hayatıyla ilgili haberlere tepki gösterdi. Özel hayat ve sahadaki yaşamı masaya yatıran Dinçer, futbolcularına sahip çıkarak, ‘‘Eğer haksız yere yalan yanlış haberler yapılırsa bunun karşısında olacağım’’ dedi ve şunları söyledi: ‘Türkiye'de sporcuların özel yaşamıyla, kız arkadaşıyla fazla ilgileniliyor. Bu insanlar genç, herşeyi yapabilirler. Hepsi ön planda. Düzgün fizikli insanlar. Mali imkanları kuvvetli. Bayanlar bunu fırsat bilip başlarına üşüşüyor, beraber olmak istiyorlar. Ama seçici olmaları gerekiyor. Dozunda olması gerekiyor. Eğer bir futbolcu bana gelip rahip gibi yaşamak istiyorum derse, onu kendi elimle psikoloğa götürürüm.

Kamuoyu, özel ve cinsel yaşamla garip bir şekilde ilgileniyor. Hiç kimse teknik analiz yapmıyor. Futbolcunun ufak bir düşüşünde gece hayatı gündeme geliyor. Bu çağdışı bir düşünce. Ben sporculardan daha iyi yerde olmasını ve en güzelini yapmasını bekliyorum. Bu bir deşarj olmaktır. Haksız yere özel hayat haberi yapanın karşısında olacağım. Sadece ben değil, tüm takım bir kişiye yapılana bütün olarak tavır alacak.

Tabii ki hepsinin arkadaşı olacak. Şahsım olarak, bekarların evlilerden bir gün önce kampa alınmasına karşıyım. Bunun sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Bu onlara bir hakarettir. Bazı şeyler bir günde değişmez. Lorant ile görüşüyorum, düşüncelerimi söylüyorum. Zamanla bir çok şey değişecektir. Takımda müthiş bir rekabet var. Yenik düşen, oynamayan zaten maddi ve manevi yönden kayba uğruyor. Onlara en büyük ceza budur.

Fenerbahçe seyircisinden her yerde büyük destek görüyoruz. Bu çok büyük kazançtır. Kötü günlerde onların üzüntüsünü çok iyi anlıyorum. Ama şu bilinmeli ki, antrenörden malzemeciye kadar büyük isteklere layık olmak istiyoruz. Hepimiz en az onlar kadar üzülüyoruz. Desteklerini sonuna kadar sürdürsünler, bu takım onları kesinlikle mutlu edecek.

Sanki basketi bıraktığımın ertesi günü menajer olmuşum. Basketbol Federasyonunda asbaşkanlık, FIBA yönetim kurulu üyeliği, Basketbol Milli Takımı sorumluluğunu üstlendim. İyi basketbol oynayanı buralara getirmezler. Vizyon ve kültürü olan, spora katkısı bulunan, yöneticilik yeteneği olanlar buralara geliyor. Sporcu geçmişim, yöneticiliğim ve akademik kariyerimle bunun rahatlıkla üstesinden gelecek formasyondayım.

Babam eski Fenerbahçeli basketbolcu. Doğuştan Fenerli'yim ve camianın içindeyim. Altyapıda başladım, A takımın tek şampiyonluğunda forma giydim. Bıraktıktan sonra tüm maçlara gittim. Kombine kart aldım. İyi bir Fenerbahçeliyim. Ancak vazifem için iyi bir Fenerbahçeli olmak yetmez.

Futbolda önceki yıllarda yetki hep teknik direktördeydi. Kulüplerde bir çok idari mekanizma var. Yabancı bir antrenörün tam olarak algılayamayacağı hassas dengeler olur. Kamuoyu, yönetim ve basın ile menajerlik müessesesi ilgilenmeli. Ben gelmeden benim pozisyonumda biri yoktu. Ben giderken pozisyon var olacak ve mutlaka bu görev devam edecek.’

Yusuf'u kazanmak gerek. Kaybetmek çok kolay. Geldiğimden beri yanlışını görmedim. Yakından takip ediyorum. Adı çıktı, hedef tahtası oldu. Haksızlık ediliyor. Eğer Yusuf'u yeniden kazanırsak, 10 milyon dolarlık transfer yapmış gibi olacağız. Ondan Avrupa'da bile az bulunur. Oktay- Serhat kavgası çok büyütüldü. Pas yüzünden saha içinde bir tartışma yaşandı. Bu bütün takımlarda olur. Büyütmemek gerekir. 9 aylık maratonda hiçbir olay olmaması mümkün değil. Ama aile içinde kalmalı. İkisini de uyardım. Bunları rekabet ve hırs getiriyor. Bu olay kapanmıştır.

Başkanı Samandıra'ya ben davet ediyorum. Ben geldikten sonra dışarda kalmayı tercih etti. Kulübün önemli işleriyle ilgileniyor. Gelir kaynakları ve şirketleşmeyi takip ediyor. Oyuncuların başkana büyük saygısı var. Kötü günlerde mahcubiyet duyuyorlar. Baba- oğul ilişkisi var. Bize güç veriyor.

Feyenoord maçından sonra soyunma odasında hayal kırıklığı vardı. Üzüntü hakimdi. Moral bozukluğu ve yıkıntı vardı. Başkan, yöneticilerimizle içeriye girdi ve anlamlı bir konuşma yaparak, ‘‘Geçmişi unutun, geleceğe bakın. Bunu UEFA Kupası'nı kazanarak affettirebilirsiniz’’ dedi.

İki aydır Lorant ve Oğuz ile beraberiz. Birbirleri arasında en ufak bir tavır görmedim. Oğuz, yardımcı antrenör olduğunun bilincinde. Bazen gereğinden fazla geri planda kalıyor. Bunu kamuoyunda yanlış anlaşılma olmasın diye yapıyor. Kendisiyle konuştuk. Ön plana çıkmak istemiyor. Zararlı olur düşüncesini savunuyor. Benden önce 6 ay beraber oldular. Eğer birbirlerinden şikayetçi olsalardı sezona birlikte başlamazlardı. Bu ikili F.Bahçe'ye önemli katkı sağlayacak. Oğuz, F.Bahçe için bir şanstır.

Kemal Dinçer, Ortega'nın ilk geldiği günlerde yıpratıcı haberlerle karşı karşıya kaldığını hatırlatarak, kısa sürede yorumcuların 90 derece dönüş yaptığını söyledi. Bütün eleştirileri okuduğunu ve dikkate aldığını dile getiren Dinçer, ‘‘Gerekli payı çıkarıyorum. Hepsini kesip saklıyorum. Maalesef bir çoğu içgüdüsel yazılıyor. Hazırlık döneminde ‘Bu Ortega yaramaz. Bu kadar para verilir mi?’ diyenler, form tuttuktan sonra ‘Neden oynatılmıyor’ diye yazdılar. Amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. Değerli eleştiri yapanlar var. Tecrübelerimize göre yazılanlardaki amacı ayırabiliriz’ diye konuştu.



superFB mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın

  Ana Sayfaya Dön
SüperFB Anasayfasına Dön