Milliyet gazetesinin usta kalemlerinden Atilla Gökçe, Fenerbahçe'nin uğradığı saldırı sonrasında izlemesi gereken yol hakkında dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
MilliyetMilliyet gazetesinin usta kalemlerinden Atilla Gökçe, Fenerbahçe'nin uğradığı saldırı sonrasında izlemesi gereken yol hakkında dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
"Cumartesi gecesi Rize - Trabzon karayolunda, Sürmene ilçesi hudutları içinde yaşanan silahlı saldırı olayı, sadece Fenerbahçe’yi değil, Fenerbahçeli futbolcu ve teknik adamlarla personelin bulunduğu otobüs üzerinden hepimizin hayatını hedef alıp kast eden terörist bir eylemdir.
O eylem başarıya ulaşsaydı, Tanrı korusun otobüs şoförünün ölümüyle başlayan kıyamet senaryosu, otobüsün viyadükten aşağı uçmasıyla devam eder, en seçkin yerli ve yabancı futbolcularla birlikte her biri en az onlar kadar değerli insanlar da ölür, yaralanır, hepimizin hayatı kararırdı.
Olaydan hemen sonra Trabzonspor yöneticisi Prof.Dr.Yakup Aslan’ın her şeyi bir yana bırakarak Fenerbahçe kafilesini ziyaret edip “Geçmiş olsun” dileklerini sunması, iki kulüp arasında 3 Temmuz sürecine bağlı olarak süren tartışmaların olayla ilişkilendirilmemesi konusunda duyarlılık göstermesi ve saldırıyı insanlık dışı bir eylem olarak nitelendirmesi, kamu vicdanında onaylanan bir davranış örneğidir.
Olayın mağduru olarak Fenerbahçe Spor Kulübü’nün duruşu da anlamlıdır. Böyle bir ortamda şampiyonluğun ve dördüncü yıldızın önemli olmadığını belirten Genel Sekreter Mahmut Uslu ve Asbaşkan Tolga Deniz Aytöre ile yönetici Şekip Mosturoğlu, “Bu olay aydınlatılıncaya kadar futbol oynama niyetinde değiliz!” mesajını vermişlerdir.
Türkiye Futbol Federasyonu ile Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı da olayla ilgili ortak bir toplantı düzenlemiş, hafta sonundaki lig maçlarının ertelenmesi kararı çıkmıştır.
Sosyal medyadaki uç yorumları, tv programlarındaki marjinal analizleri ciddiye almıyorum. Şimdi hepimize düşen görev, bu yangının sönmesi için aklın, hukukun ve vicdanın rehberliğinde yürümektir.
Trabzon’dan gelen haber de önemli. Vali Abdi Celil Öz, olayda kullanıldığı sanılan av tüfeğinin bulunduğunu, iki sanığın yakalanarak göz altına alındığını açıkladı. Soruşturma ve kovuşturmanın güvenli biçimde ilerlediği anlaşılıyor. Türk sporunun içinde bulunduğu sorunlar, futbolumuzun kaotik ortama doğru sürüklenmesi elbette tartışılması gereken konulardır. Spor adamlarının yuvarlak masalar etrafında toplanarak devletin ve akademik dünyanın da katkılarıyla bu sorunlara çözüm bulması gerekir. Hepsinden ayrı ve özel olarak can güvenliği gündemimizin birinci maddesi olmalıdır. Çünkü spor, hayat devam ediyorsa anlamlıdır.
Evet, nefretle karşıladığımız bir saldırıya uğradık. Evet, kamu vicdanı beklenen tepkiyi gösterdi. Evet, her şeye rağmen hayat devam ediyor. Suçlular aranıyor, izleniyor, deliller toplanıyor.
O halde spora da devam, hayata da! O halde oyna Fenerbahçe... Hayatı karartma çetelerine teslim olma.. İnadına oyna!"