"En büyük sorun Gökhan"

Türk futbolunun en önemli oyuncularından biri olarak Fenerbahçemize 550 milyon TL gibi rekor bir ücretle transfer olan Erdi Demir, dünü ve bugünü Hürriyet gazetesinden Süleyman Arat’a anlattı.

Sarı lacivertlilerimizin 103 gollü şampiyon kadrosunda yerini alsa da beklentilerin çok altında kalan Erdi, sarı lacivertlilerimizden ayrılmasına hâlâ pişman olduğunun altını çizdi. “Milli takım kadrosunda olan bir Fenerbahçeli olarak sağ bek oynamamak ve forvette oynamak için takımdan ayrıldım” diyen Erdi, “Şimdiki aklım olsa Fenerbahçe’de kalırdım ve 35 yaşına kadar oynardım” ifadelerini kullandı. Demir, kendisinden yola çıkarak Fenerbahçe’nin şu an en büyük sorununun da sağ bek yani Gökhan Gönül olduğunu belirtti. İşte Erdi’nin milli futbolcu ve Fenerbahçe hakkındaki görüşleri: 

ŞAMPİYONLUĞA MAL OLDU

Fenerbahçe’nin oynadığı dörtlü savunma sistemi bir zincirdir. Bu zincir asla bozulmamalı. Yoksa dünyanın en iyi oyuncularıyla bile çok gol yersiniz. Fenerbahçe’de defansın bu kurgusunu, Gökhan olur olmaz çıkışlarıyla sürekli bozuyor. Onun çıkışıyla, liberonun Gökhan’ın açığını kapatma gayreti nedeniyle defans kurgusu dağılıyor.

Gökhan gerekli olduğunda ileri çıkmayı öğrense, hem sorun azalır hem de çıkışları etkili olur. Daum döneminde kaybedilen şampiyonlukta Bursa maçı buna en iyi örnek. Gökhan defalarca uzun bindirmeler yaptı. Onun bu çıkışlarını gören Ertuğrul Sağlam, Sercan’ı oyuna sokup maçı kazandı. Bence o maçtaki yenilginin bütün sorumlusu Gökhan’dır.

AZİZ YILDIRIM DÜNYA KULÜBÜ YAPTI

AZİZ Yıldırım, Dereağzı’nda barakadan yönetilen Fenerbahçe’yi bir dünya kulübü yaptı. Fenerbahçe’ye hayatını adayan böyle bir başka başkan bulmak çok zor. Her şeyinden vazgeçmiş, Fenerbahçe için cezaevlerine girmiş bu insanla gurur duyuyorum.

Kimse sportif başarılara kilitlenmesin. Şampiyonluklar gelir geçer. 3 kere 5 kere şampiyon olmasan ne olur? Kulübü borca sokar büyük paralar harcayıp her sene şampiyon da olursun. Ama kulübü borca sokarak kazanılan şampiyonluktan hayır gelmez. Benim başkandan tek isteğim artık hırsına yenilmemesi, biraz daha etrafını dinlemesidir.

Altay’dan zirveye

Altay’dan 1987 yılında Fenerbahçemize gelen Erdi Demir 1991 yılına kadar sarı lacivertli formayı giydi. Aynı yıl Sarıyer’den Fenerbahçemize gelen Rıdvan’dan, Samsunspor’dan Galatasaray’a giden Tanju Çolak’tan bile yüksek ücret aldı.

Şenol Çorlu, Rıdvan Dilmen ve Kayhan ile müthiş bir forvet oluşturan Fenerbahçemizde önce forvet daha sonra da sağ bek olarak forma giydi. Teknik adamlığa soyunan Erdi Demir, Aydın, Ağrı, Erzincan, Urfaspor, Kartal ve Bandırmaspor’da da teknik adamlık yaptı.

KARiYERi

· 1981-1987 Altay
· 1987-1991 Fenerbahçe
· 1991-1994 Sarıyer
· 1994-1996 Sakaryaspor
· 1996-1998 Linyitspor
· 1998-1999 Beylerbeyi
· 1999-1999 Linyitspor

İşte o paranın bugünkü değeri

Erdi’nin transfer bedeli olan 550 milyon lira 1987’de büyük bir servetti. 1 doların 850 TL olduğu o dönemde, 1 cumhuriyet altını da 86 bin 500 TL idi. 647 bin dolar eden Erdi’nin transfer parasıyla, 6 bin 360 altın alınabilirdi. 6 bin 360 altının bugünkü değeri ise 3 milyon 543 bin 400 Lira.

GUIZA KÖTÜ DEĞİLDİ

Guiza, kötü bir futbolcu değildi. Ancak Fenerbahçe’nin futbolcusu değildi. O, İspanya’da kontratak oynayan bir takımda penaltısız 27 gol atarak kral oldu. Barcelona, Real Madrid neden bu futbolcuya talip olmadı diye düşünmek gerekir.

Fenerbahçe kontratak oynamadığı için başarısız oldu. Oysa Gaziantepspor veya Gençlerbirliği gibi takımlarda müthiş başarılı olurdu.

YILMAZ VURAL DAHA BAŞARILI OLUR

Ersun Yanal. Eskişehirspor'da, Trabzonspor’da ya da Milli Takım’da ne yapmış. Bugün her yüz Fenerbahçeli’den 70’i Yanal’ı istemiyor. Yılmaz Vural bile Yanal’dan daha başarılı olur. Bırakın Yılmaz Hoca şovunu yapsın.

Fenerbahçe’ye son yıllarda gelen en başarılı teknik adamlardan biri Zico’dur. Bir şampiyonluk yaşattı, ertesi yıl son maçta şampiyonluğu kaçırdı, Şampiyonlar Ligi'nde kısıtlı kadrosuyla çok büyük başarılar yakaladı. Maalesef Fenerbahçe Zico’dan gerektiği gibi yararlanamadı.

AYKUT'UN GİTMESİNE ÜZÜLÜYORUM

Sabretmesi gerekirdi. İstikrarlı olunca zaten başarı kendiliğinden geliyor. Aykut Kocaman oturmasını, kalkmasını, konuşmasını bilen, bir duruşu, karizması olan önemli bir futbol adamıdır. Bu yüzden ayrılmasına hala çok üzülüyorum.

Fenerbahçe’de teknik adamlık çok zor olmasına rağmen Aykut Kocaman bu zor görevi çok iyi taşıdı. İyi bir ekibi, iyi bir futbolcu kadrosu ve oturmuş bir sistemi varken bunu yapması iyi olmadı.

ALEX’İ GÖNDERMEK ÇOK BÜYÜK HATAYDI

Onun futbolculuğunu kimse tartışamaz. Alex çok rahat bir insan. Karşısında çok önemli bir isim olsa bile, onu eli cebinde karşılayabiliyor. En çok eleştirilen yanı bu olmadı mı? ‘Kimseyi kaale almıyor, eli cebinde, bacak bacak üstüne atarak karşımızda oturuyor’ denildi. Onun tarzı bu. İşini de çok iyi yapıyordu.

Aykut’un en büyük hatası onu göndermeden ‘Ben Alex’siz bir sistem düşünüyorum’ demesi oldu ki sistem hâlâ aynı sistem.

EMRE ARTIK OLGUNLAŞMALI

Emre’yi çok seviyorum. Saha dışında mükemmel biri ama sahada bir başka. ‘Hırsıma yeniliyorum’ diyor. Ben bunu kabul edemem. Sen profesyonel bir futbolcusun. Kendini törpüleyeceksin. Transfer dönemi para istemesini biliyorsun. Sen ciddi bir takımın kaptanısın, milli takımın kaptanısın. Artık olgunlaşma ve bir başka Emre portresi çizmesinin zamanı geldi.