"Samsunspor'dan çok büyük hedeflerle Fenerbahçe'ye gelmiştim. Ancak, hayal kırıklığına uğradım. Anlaştığım paranın yüzde 50'sini dahi ödemediler. Benden kaynaklanan bir durum yoktu. Fenerbahçe'den kaynaklanan bir durum vardı. Huzursuzluk vardı, biletini bize kestiler. Fenerbahçe'de bir futbolcu sadece futbolu düşünmüyor. Kafasında başka şeyler de var. Çok kurcalıyorlar.
Herkes Aziz Yıldırım'ın soyunma odasına girip konuşma yaptığını söyler, ama ben buna şahit olmadım. Eğer, Mustafa Denizli gönderilmeseydi, Fenerbahçe buralarda olmazdı. Bana en büyük yanlışı yapan Oğuz Çetin'dir. Takıma giremediğim zaman onun yanına gittim ve "Beni düşünmüyorsanız, bırakın gideyim" dedim, bana, "Seni oynatacağız biraz sabret" cevabını verdi.
Lorant'la çalıştığımız zaman kendi hocasını eleştirip, "Ben olsaydım seni bu maçta oynatırdım" derdi. Ama hoca oldu ve beni kadro dışı bıraktı. Ben hiçbir zaman terbiyesizlik yapmadım. Sesim, soluğum çıkmıyor diye suçlu ben miyim. Biri çıksın bana suçumun ne olduğunu söylesin. Bundan sonra Fenerbahçe ne yapar, ne yapmaz bilmem. Hayallerim yıkıldı demiyorum ama böyle de olmamalıydı. Sanki bütün suçlu ben mişim havası yaratıldı. Oğuz Çetin'in yaptığı operasyon da tutmadı.
Kadro dışı kaldığımız zaman da bizim neden böyle bir cezaya çarptırıldığımızı hiçbir yönetici açıklamadı. Tarzları çok kötüydü. Kadro dışı kaldıktan sonra bizi halı sahada çalıştırdılar. Ben bunları haketmedim. Herkes ektiğini biçecek. Bunu görecekler. Şimdi benim yeni takımım Denizlispor. Zaten ben Denizlispor'da çalışmayı çok istiyordum. Fenerbahçe'de oynamamışlığın hırsını Denizlispor'da sahaya yansıtacağım. Bunu herkes de görecek."