Yazarlarımızdan İhsan Kocaman, Kasımpaşa maçının ardından değerlendirmelerde bulundu.

İşte İhsan Kocaman'ın o yazısı:

AKIŞANI YAPTI…

Karşılaşmanın ilk düdüğü ile birlikte sahada oldukça kararlı bir takım gördük. Genel olarak ilk atılan gol sonrası bir geri çekilme görülse de, Kasımpaşa gibi bir takıma kendi sahasında verilebilecek en az pozisyon ile maç tamamlandı. Geri çekilme de bir plan eseri idi, alelade bir şekilde değil bilinçli ve alan kapatılarak yapıldı. Bence ileride başa gelebilecek senaryolar için bir deneme olarak kullanıldı.

Dün kaldığı yerden devam eden bir takım vardı sahada. Korkulan olmadı ve form durumu kaldığı yerden hatta biraz daha fizik olarak daha iyi durumda döndü Fenerbahçe. ‘’Kavgadan önce gözdağı vermek’’ eylemini çok güzel uyguladı takım. Bir haftadır Emre ve Topal’ın yokluğunun nasıl bir görüntü sergileyeceği üzerine yazılanları okumakla geçti spor sayfaları. Ben özellikle orta sahada top yapabilen Kasımpaşa’nın, Topal’ın yokluğunu daha iyi değerlendireceğini düşünüyordum açıkcası. Ama Selçuk ve gerektiği zamanlarda Alper ile bu handikap hissedilmedi.

İsmail Hoca’nın evrim geçirdiğini ve büyük takım hocası olmak yolunda mesafeleri hızlı kat ettiğini gördük. Gerek Diego ile başlaması ki Kasımpaşa deplasmanı için lüks sayılabilirdi, gerek de Raul’un sakatlaması ile yaptığı kurgusal değişiklikler çok hoşumuza gitti. Antrenmanı iyi yapmış bir Diego’nun neler yapabileceğinin ön gösterimini bu maçta izlemiş olduk. Ben Sow’un dönmesi ile daha estetik bir oyuna doğru gidecek bir takım görüntüsü gördüm.

Fenerbahçe’nin attığı tüm goller bir takım olgusunun eseri idi. Basket maçında oyun tahtasına çizilmiş hücumlardan izlenim verircesine olgun ataklar ile golü buldu takım. Hiçbir hareket rastlantısal değildi ve ilk başlama noktası ile topun kaleye gittiği süre içerisinde topa değen herkeste bir ortak akıl vardı.

Geri 4’lünün müthiş olduğunu söylemek gerek. Egemen ile birlikte Alves, eğer sinirlerine yenik düşmezlerse, maçların çok daha zor geçeceği ikinci yarıda büyük bir avantaj olacaklar. Kampta kendini iyi hazırlamış bir Gökhan ve Caner ile Fenerbahçe’nin arka tarafı kıran kırana mücadeleye hazır durumda.

Orta saha çıpası Topal’ın dönmesi ve Raul’la birlikte süpürme kısmını halletmesi, önlerinde Diego’nun aklı ve uç kısımlar Alper ve Kuyt artı olarak en ileride Sow ile bu takım bence çok zorlanmadan maçlarını kazanacaktır. Caner ve Gökhan ileride iken orta sahanın en ucunda Diego olduğunda, pas alternatifi çok verimli oluyor ve bu güce dayanacak takım sayısı bu ligde çok az.

Erken konuşmamak lazım ama en azından takım nereye gittiğini, bu ilk 3 haftayı kayıpsız geçerse neler kazanabileceğini idrak etmiş durumda. Kaytaran oyuncu nerede ise yok gibi. Düşünün Diego 11bin metreyi geçmiş koşu mesafesinde. Bu kadar koşarken bu kadar olumlu düşünebilen bir oyuncunuz var ise zaten lokal ligde başarı çokta uzakta olmasa gerek.

Karabük deplasmanında dönülecek bir 3 puan ile özgüvende tavan yapacaktır. Geriye Tribünleri doldurmak kalıyor. Haydi taraftarlar bir elde siz atın ve bu sene çok önem verilen 4.yıldız geliversin.

Not: Egemen'in dönüşü ile birlikte takımın gol yememesi ve arkanın toparlanması olayı sonrasında ne olacak sözleşme konusu diye korkan taraftarlara sesleniyoruz. Meraklanmayın sezon bittiğinde Egemen ile sözleşme yenilenir. Egemen kalitesinde bir futbolcu 5-6 milyon euro eder, bu parayı baştan harcamaktansa Egemen ile anlaşmak çok daha mantıklı. Bekir'in kaç para aldığını düşünün ve bunun üzerinden bir formül yapın. Bunu Aziz Yıldırım'da yapacaktır ve o istemedikçe Egemen hiçbir yere gitmeyecektir.

Paylaşmak istedikleriniz için twitter adresim @ihsankocaman