Yazarlarımızdan Tolga Orhun, Akhisar Belediyespor ile oynadığımız ve 2-0 kaybettiğimiz mücadelenin ardından bir yazı kaleme aldı.

İşte Orhun'un o yazısı;

Mücadele, vazgeçmeme, isyan 2011 yılından bugüne Fenerbahçe’yi taraftarı, oyuncusu, yönetimiyle birlikte kenetlendiren özelliklerin başında geliyordu. O günden bugüne hala devam eden süreçte sadece saha içerisinde değil, saha dışında da çok büyük bir mücadele veriliyor. Bu iş öyle bir iş ki; taraftar ve oyunculardan biri vazgeçerse bu mücadeleden bu iş yarım kalır, eksik kalır..

Geride bıraktığımız sezonlarda hiç mi yenilmedi Fenerbahçe? Evet yenildi, hatta şampiyonluklar da kaybedildi, ama hiç vazgeçmedi..

Dün geceye baktığımızda ise kaybedilen 3 puandan çok daha üzüntü verici olanı; oyuncuların sahada olup bitene isyan etmemesiydi, kabullendiler, umursamadılar, önemsemediler..

İki yorum var maçtan sonra dikkatimi çeken bence maçın önüne geçen; ilki İsmail Kartal’ın, diğeri Gökhan Gönül’ün yorumları.. Ne diyor İsmail Kartal; pas oyunu yapamadık, oyuncularım benim taktiğim dışında bütün maç uzun top oynadılar. Diğer yandan Gökhan Gönül diyor ki; herşeyi yapabiliriz saha içinde, ama mücadeleden kaçamayız, umarım bu maç bize ders olur, tokat gibi çarpar.

Biri taktik diyor, diğeri yüreksizdik.. İşin aslı da burada zaten, Fenerbahçe takımının teknik direktörü 3-5-2, 4-4-2 den önce o sahaya yüreğini koyacak oyuncuları seçmekle yükümlü. Yetenek, beceri bunlardan sonra geliyor. O oyuncuları seçmez isen şayet, o oyuncular seni yarı yolda bırakıyor günü gelip..

Ersun Yanal’ı hiçbir oyuncu sevmezken, İsmail Kartal için müthiş insan diyorlarmış. İyi insan olduğu yüzünden belli İsmail Hoca’nın, ama unutulmamalı ki antrenörünü seven futbolcu, suistimal etmeye müsaittir. Daha az çalışır, idare eder, nasıl olsa bir şekilde oynarım der.

Maçı hiç konuşmadık, yazmadık. Akhisar’ın hakkı Akhisar’a.. Taş gibi takım, haddini bilen, çok koşan, müthiş bir bitiricisi olan ligin yeni lideri. Zorlanmadan kazandılar, bu çizgileri devam eder umarım.

Geçen hafta Emre’nin Emenike’ye kızmasını büyütenler, abartti diyenler oldu. İsyankar Emre takımda olmadığında Fenerbahçe’nin ne halde olduğu da ortada.. Takım kadrosu yapılırken sadece 1 oyuncu transfer edilip övünülürken, asıl ihtiyaç olan pozisyonlara alınmayan oyuncular için ilerleyen zamanlarda umarım kafayı yerlere vurmayız.

Fenerbahçe’yi Fenerbahçe yapan değerleri Samandıra’da her yere büyük harflerle yazmalı, o değerin farkında olmayanlara da gereken cevap ivedilikle verilmeli.

Tüm soru ve yorumlarınız için:

Twitter: torhun